DOLAR
32,52 -0.11
EURO
34,81 -0.17
ALTIN
2.427,96 -0.09
BIST
9.689 +0.45
BITCOIN
66.100 -0.49
12

Dijital şiddete maruz kalırsanız;

Pandemi sürecinde kadına yönelik dijital şiddette de artış oldu. Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Murat Kırık, kadınların yüzde 58'inin dijital tacize uğradığını belirterek, buna göre her beş kadından birinin tacize uğradıktan sonra sosyal medya platformunu kullanmayı bıraktıklarını veya önemli ölçüde azalttıklarını dile getirdi.

Gündem 08.03.2021, 11:11
Dijital şiddete maruz kalırsanız;

Dijital şiddete uğrayan kişilere önerilerde bulunan Doç. Dr. Kırık, "Öncelikle mutlaka ilgili, mesaj, paylaşım, video ya da içeriğin ekran görüntüsü alınmalı. Bu mesaj Emniyet Genel Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı’nın [email protected] e-posta adresine vakit geçirmeden gönderilmeli ve durum adli mercilere iletilmelidir. Aynı şekilde biri ya da özel hayatın, mahremiyetin gizliliğinin ihlali gibi bir durum mevcutsa da Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna https://www.ihbarweb.org.tr/ sitesi üzerinden başvuruda bulunabilir" dedi

Tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 pandemisi dijital dünyaya ve sosyal medyaya olan ilgiyi artırdı. Sosyal medya platformları, sosyal mesafe ve izolasyonun olduğu bu dönemde insanları bir arada tutmayı ve dünyanın birbiriyle bağlantıda kalmasını sağladı; ancak öte yandan pandemi döneminde kadına yönelik dijital şiddet de arttı.

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi ve Dijital İletişim Araştırmacısı Doç. Dr. Ali Murat Kırık, "İnsanlar bu süreçte yoğun olarak internet ve sosyal medyayı tercih etti. Dünya genelindeki verilere bakıldığında koronavirüsün de etkisiyle yaklaşık 7 saat internette vakit geçiriyoruz ve 2,5 saat sosyal medyada çevrim içi oluyoruz. Bu veriler bile bir önceki yıla oranla artışı açık bir şekilde gözler önüne seriyor" dedi.

Her 10 kadından biri dijital şiddeti deneyimliyor

Pandemi sürecinde kadına yönelik dijital şiddette artış yaşandığını belirten Doç. Dr. Kırık, "Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından yapılan araştırma, her üç kadından birinin yaşamı boyunca bir şiddet biçimi yaşadığını gösteriyor ve her 10 kadından birinin bir tür dijital şiddet deneyimi yaşadığı tahmin ediliyor" diye konuştu.

İnternetin yarı anonim olmasının insanların klavye delikanlısı olmasına neden olduğunu aktaran Doç. Dr. Kırık, "Yüz yüze söyleyemeyeceğimiz birçok sözü buradan söyleyebilmekteyiz" dedi ve sözlerine şöyle devam etti: "Plan International, kadınların yüzde 58'inin dijital tacize uğradığını gösteren, çevrimiçi şiddet üzerine şimdiye kadarki en büyük küresel anketi gerçekleştirdi. Buna göre her beş kadından biri (yüzde 19) tacize uğradıktan sonra sosyal medya platformunu kullanmayı bıraktığını veya önemli ölçüde azalttığını dile getirmiştir."

Dijital şiddete uğrarsanız...

Dijitel şiddete maruz kalan kadınlara önerilerde bulunan Doç. Dr. Ali Murat Kırık, "Dijital şiddete maruz kalan kişiler öncelikle mutlaka ilgili, mesaj, paylaşım, video ya da içeriğin ekran görüntüsünü almalıdır. Bu mesajı Emniyet Genel Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı’nın [email protected] e-posta adresine vakit geçirmeden göndermeli ve durumu adli mercilere iletmelidir. Özel hayatın, mahremiyetin gizliliğinin ihlali gibi bir durum mevcutsa Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna https://www.ihbarweb.org.tr/ sitesi üzerinden başvuruda bulunmalılar" dedi.

Hangi cinsiyet sosyal medyayı daha fazla kullanıyor?

Cinsiyet açısından sosyal medya kullanımı değerlendirildiğinde erkeklerin kadınlara oranla daha fazla sosyal medyayı tercih ettiği görülmektedir. Gerek Türkiye’de, gerekse de dünyada bu istatistiklerde anlamlı bir fark bulunmamaktadır. Örnek vermek gerekirse; LinkedIn kullanıcıların %56.9’u erkek, %43.1’i ise kadındır. Aynı şekilde Twitter’da kadın kullanıcı sayısı %31.5 iken erkek kullanıcı sayısı ise %68.5’tir. Yani erkekler kadınlardan iki kat daha fazla Twitter’da yer almaktadır. Ancak yapılan paylaşımlarda ise durum tam tersidir. Kadınların paylaşım açısından bakıldığında, erkeklere oranla bariz bir üstünlüğü bulunmaktadır.

Kadınlar dijital şiddete erkeklerden daha fazla maruz kalıyor

Çoğu zaman influencarlar, ünlüler çeşitli hakaretlere maruz kaldıklarını açıklıyor. Kadınlar dijital şiddete daha mı çok maruz kalıyor?

Kadınların erkeklere oranla daha fazla dijital şiddete maruz kaldığını söyleyebilmek mümkündür. Zira kadınların sosyal medyada daha az yer alıyor olması da bu olayın bir yansımasıdır. Dünya Sağlık Örgütü tarafından yapılan araştırma, her üç kadından birinin yaşamı boyunca bir şiddet biçimi yaşadığını gösteriyor ve her on kadından birinin bir tür dijital şiddet deneyimi yaşadığı tahmin ediliyor. Örnek vermek gerekirse, Meksika gibi ülkelerde dijital şiddet, son yıllarda kamusal tartışmaların merkezinde yer aldı. 2016'da en az 10 kadın, kamusal alanlarda erkekler tarafından taciz edildiklerini sosyal ağlar aracılığıyla kınadı. Bu kadınlar Facebook ve Twitter kullanıcılarından hem cinsel şiddet hem de ölüm tehditlerinin kurbanı oldular.

Dijital ve sosyal medya, kadınların susturulmasına neden olabilecek kadın düşmanı tehditler ve taciz için yeni ve güçlü araçlar haline gelmiştir. Kadına yönelik siber şiddet Avrupa'da artan bir sorundur. Cinsel taciz, intikam pornosu ve tecavüz tehditleri, cinsel saldırı veya cinayet dahil birçok biçimde olabilmektedir. Failler, ortaklar veya eski ortaklar, meslektaşlar, okul arkadaşları ya da anonim kişiler olabilmektedir.

Plan International, kadınların yüzde 58'inin dijital tacize uğradığını gösteren, çevrimiçi şiddet üzerine şimdiye kadarki en büyük küresel anketi gerçekleştirdi. Her beş kadından biri (yüzde 19) tacize uğradıktan sonra sosyal medya platformunu kullanmayı bıraktığını veya önemli ölçüde azalttığını dile getirmiştir.

Kadınlara yönelik siber şiddet her gün internette ve özellikle sosyal medya platformlarında gerçekleşirken, ikincisi de bu belaya karşı mücadelede güçlü silahlar olabilir. Son yıllarda, cinsel şiddete karşı hareketler internette yayıldı ve kadınları deneyimleri hakkında konuşmaya başlamaya teşvik etti. İnternet, insanları siber şiddetin riskleri konusunda uyaran ve mağdurlara danışmanlık ve destek hizmetleri sunan bilinçlendirme kampanyaları için de iyi bir yer olabilir.

Günlük hayatımızda bir başkasına söyleyemeyeceğimiz cümleleri, karşı tarafa 'Acaba üzülür mü kırılır mı, bu yoruma gerçekten ihtiyaç var mı' diye düşünmeden yazabiliyoruz. Bu durum neyle açıklanabilir?

Günümüzde sosyal medya platformları, kişiler arası iletişim, pazarlama amaçları, iş arayışları ve hatta eğlence için kullanılan ortamlardır. Ne yazık ki, onu ham duygularını ifade etmek için bir yer olarak kullananların yanı sıra birçok soruna neden olabilecek kullanıcılar da bulunmaktadır.

İnternetin yarı anonimliğiyle birlikte yüz yüze iletişimin kurulamaması insanların klavye delikanlısı olmasına neden olabilmektedir. Yüz yüze söyleyemeyeceğimiz birçok sözü buradan söyleyebilmekteyiz. Reel hayatta görmezden gelinen, hatta zorbalığa uğrayan insanlar mevcuttur. Sosyal medya muhtemelen kişilerin gerçekte kim olduklarını maskeleyebilecekleri, zayıflıklarını gizleyebilecekleri ve başkalarına hakaret edebilecekleri tek yerdir. Bu nedenle fütursuzca paylaşımlarda bulunabilmekte, hakaret içerikli mesajlar gönderebilmektedirler. Öfke gibi olumsuz duygular daha kolay tetiklenir ve olumlu duygulardan daha uzun süre bizimle kalır.

Stanford ve Cornell Üniversitelerindeki araştırmacılar tarafından internetteki kaba davranışlar üzerine yapılan bir araştırma şu sonuca varmıştır: “Negatif özellikler veya olaylar, olumlu olanlara hükmetme eğilimindedir. Negatif varlıklar, pozitif olanlardan daha bulaşıcıdır ve kötü izlenimler daha hızlı oluşur ve onaylanır. Bu nedenle, negatif davranışlar etkili olmakta ve devam etmektedir.” Bu durumu sosyal medya psikolojisiyle açıklayabilmek de mümkündür.

Twitter şu anda tacizde bulunan kullanıcıları ve davranışın ayrıntılarını bildirmek için bir form sunmaktadır. Facebook ve Instagram da ihlalleri bildirmek için yönergeler sağlamaktadır. Kötüye kullanım amaçlı öğeyi haber kaynağınızdan gizlemenizi, öğeyi kaldırmalarını isteyen bir mesaj göndermenizi ve kişiyi arkadaşlıktan çıkarmayı veya engellemeyi önermektedir.

Dijital saldırıya maruz kalıyorsak ne yapmalıyız?

Kadınlara yönelik dijital saldırılar ve şiddet genellikle günümüzde ciddiye alınmamaktadır. Bu durum artık değişmeli ve devletler, ellerindeki tüm araçları kullanarak siber şiddeti kadına yönelik diğer şiddet türleri kadar ele almalıdır. Bu sadece bir kadın sorunu olmadığı için, erkeklerin de bu sorunu önlemeye dahil edilmesi ve bu konuda oynayabilecekleri olumlu rolü vurgulamak son derece önemlidir. Devletler harekete geçmezse, çevrimiçi ifade özgürlüğü tehdit altına girebilmektedir. Aksine, devletler mevcut uluslararası insan hakları çerçevesini kullanarak çevrimiçi cinsiyet temelli şiddeti ele alırlarsa, interneti fikir alışverişi için açık, güvenli ve özgür bir platform haline getireceklerdir. Dijital dünyayı cinsiyet eşitliğinin bir gerçeklik olduğu, kadınların kendilerini güvende, şiddetten uzak, güçlendirilmiş ve daha görünür hissettikleri bir yer yapmak herkesin ortaklaşa katkısıyla mümkün olacaktır.

Dijital şiddete maruz kalan kişiler öncelikle mutlaka ilgili, mesaj, paylaşım, video ya da içeriğin ekran görüntüsünü almalıdır. Bu mesajı Emniyet Genel Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı’nın [email protected] e-posta adresine vakit geçirmeden göndermeli ve durumu adli mercilere iletmelidir. Aynı şekilde 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun kapsamında katalog suçlarda düzenlenen durumlardan biri ya da özel hayatın, mahremiyetin gizliliğinin ihlali gibi bir durum mevcutsa Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna https://www.ihbarweb.org.tr/ sitesi üzerinden başvuruda bulunabilmektedir.

Yorumlar (0)
Yorum yapabilmek için lütfen üye girişi yapınız!
Günün Karikatürü Tümü

Günün önemli haber ve videoları WhatsApp kutunuzda! Telefon numaranızı yazın, hemen abone olun...

12
az bulutlu
Puan Durumu
Takımlar O P
Takımlar O P
Takımlar O P
Takımlar O P
Namaz Vakti 24 Nisan 2024
İmsak 04:18
Güneş 05:51
Öğle 12:52
İkindi 16:38
Akşam 19:43
Yatsı 21:10

Gelişmelerden Haberdar Olun

@