Filozof Atakan’ın durumunu pedagojik açıdan değerlendirmek gerektiğini söyleyen Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, ‘’Biz bu işe pedagojik olarak bakmak zorundayız. Benim alanım Psikolojik Danışma ve Rehberlik. Geçmişte bir öğretim üyesi olarak görev yaptım. Biz bir çocuğun durumunun sosyal medyada bu kadar tartışma konusu haline getirmesini onaylamıyoruz. Burada herhangi bir çocuğumuzun durumundan ziyade diğer çocuklar üzerinde oluşan baskıya hiç kimse dikkat etmiyor. Bu önemli bir durum ve adı geçen çocuğumuzun da aşırı bir yüklenmeye, sosyal medyada bir tüketim öznesi olarak yer almasına, beklenti patlamasına, çocukla ilgili kendi çocukluğu açısından oluşabilecek sıkıntıları düşündüğümüzde bu olaya doğru mu, yanlış mı açısından bakmamak gerekiyor. Bu olaya sadece ihtiyacın dili açısından bakmak gerekiyor’’ dedi.
Basının sürekli olarak Filozof Atakan üzerinde durmasının hem Atakan’da hem de diğer çocuklar üzerinde olumsuz etki oluşturabileceğine dikkat çeken Bakan Selçuk, ‘’Ne yaptık? Hemen, duyduğumuz anda ilgili uzmanlarımızı ailenin yanına sevk ettik. Aileyle görüştürdük. Tedbirlerimizi aldık. Bireysel olarak ihtiyacı olan şeyleri belirlemek için birtakım testler yaptık. Hangi alanda ve ne yönde, hangi uzmanımızdan nasıl bir yönde ihtiyacı var diye tespit etmeye çalıştık. Bu bizim aileye ve çocuğumuza borcumuzdur. Biz bunu yaparız. Ama sessizce yaparız. Ancak bu durumu sürekli medyada ya da sosyal medyada dillendirmek hem çocuğun hem de başka çocukların karakteri ve ailelerinin beklentileri açısından birtakım olumsuz durumlara yol açabilir’’ şeklinde konuştu.